Fotoğrafta Görüntü Düzenlerken Dikkat Edilecek Noktalar
“Hiçbir sanat yapıtı yoktur ki belirli bir konusu ve bu konuda açığa çıkan bir teması olmasın.” (M. Kagan) sözü ile başlamak fotoğrafta konunun önemini anlatmada yeterli olur.
Sanatta konu, sanatçının üzerinde düşündüğü, yoğunlaştığı, yorumladığı, çevresi ile ilişkilendirildiği her şeydir. Sanatçı konuyu tüm birikimi ve deneyimleri ile yorumlar ve istediği biçimde ifade eder. Sanat konu üzerine kurulur. Anlatılmak istenenler konu üzerinden ifade edilir. Bu nedenle aynı konuyu her fotoğrafçı farklı biçimde yorumlar.
Yaşam içinde karşılaştığınız birçok şey konu olabilir. Önemli olan ne anlatılmak istenildiğine karar verilmesidir. Bazen konu sadece bir araçtır (Yönetmen Jacques Cluzaud’un “Kuşlar Kanatlı Uygarlık” sinema filminde olduğu gibi). Sanatta en çok kullanılan konulardan bazıları din, porte, çocuk, mimari, doğa, nü vb. olabilir.
Işık
Işıkta fiziksel özelliklerin tümü değil, sadece fotoğrafın estetik değeri üzerindeki etkisi ele alınır. Çünkü fotoğrafta önemli olan yaratılmak istenen atmosfere uygun ışığı seçebilmektir. Işık, fotoğrafçının fotoğrafta yaratmak istediği atmosfer için en güçlü yardımcıdır. Fotoğrafın ışığına hâkim olabilmek için deneyim gerekir. Fotoğraf çektikçe ışığın konuyu nasıl etkilediği görülür. Fotoğrafta ışık, konu kadar önemlidir.
Fotoğrafın Kullanım Amacı
Fotoğraf anı kaydeder, belgeler. Bir daha görülemeyecek olanı görür, gösterir, saklar. İzleyenle iletişim kurar, görüntüyle o anın en doğru bilgisini verir.
Fotoğraf, haber vermek için kullanılır. Haberin gerçek ve doğru olduğunu kanıtlar, haberin gücünü arttırır. İnandırıcılığı yüksek bilgi kaynağıdır. Bilgiyi kitlelere ulaştırır. Dili evrenseldir. O anın görüntüsünü farklı açılardan, farklı yükseklikten, farklı uzaklıklardan gösterebilir.
Hareket hâlindeki nesnenin gözle görülemeyen görüntülerini yakalar, ortaya koyar. Bilimsel ve teknolojik gelişmelere yardımcı olur. En acımasız ve çirkin yönlerini gösterdiği fotoğraflarıyla savaşa karşı tepkileri artırır, askeri amaçlarla kullanılır
Görüntü Ayıklama
Fotoğrafçı, öncelikle anlatmak istediği konuya uygun elemanları seçer. Görüntünün bütünlüğünü bozan, konuyla ilgisi olmayan ögeleri ayıklar, dışarıda bırakır. İfadeyi güçlendirecek ögeleri seçer, alır. Arka planda yer alacak görüntülerin seçimi de önemlidir.
Arka planda yer alan hiçbir öge, ön planda yer alan ögelerle yarışmamalıdır. Adından da anlaşıldığı gibi öndeki ögeleri belirginleştirmek için arkadadır. Görüntüde ön planda yer alacak ögelerin konuya uygun olarak seçilmesi fotoğrafı anlaşılır kılar. Ana ögenin yüzey üzerindeki konumu, kapladığı alan, konuyla ve anlatılmak istenen ile ilgisi önemlidir.
Gerekiyorsa gösterilecek ya da hissettirilecek mekân seçimi de önemlidir. Mekân etkiyi güçlendirecek kadar kullanılmalıdır. Konuya en uygun ışık ve zamanın seçimi de önemlidir.
Görüntünün etkisine hizmet etmeyen ögeler dışarıda bırakıldığında kolay algılanan,
sade ve yalın fotoğraf elde etmek zor görünmüyor.
Alan Derinliği
Üzerinde odaklanılan cismin ön ve arkasında oluşan netlik mesafesidir.
Birinci fotoğrafta alan derinliği, birincil öge olan boncuklara vurgu yaparken arka plandan koparılarak etki güçlendirilmiştir. İkinci fotoğrafta ise kedi figürü, içinde bulunduğu mekân bilgisi de verilerek alan derinliği sağlanmıştır.
Bakış Yönü
Bakış yönünü, konuda neye dikkat çekmek isterseniz, nasıl bir etki yaratmak isterseniz ona göre belirlersiniz. Farklı bakış yönü konuya duygu katar, etkiyi güçlendirir ya da aynı konuda çekilmiş yüzlerce fotoğraftan farklı bir şey gösterir. Gözün görmeye alışkın olduğunun dışındaki bakış yönü, fotoğrafın etkisini artırır.
Ayrı bakaçlı makineler: Vizör ve objektif konuyu ayrı açılardan gördüğünden gözün gördüğü ile film üzerine düşen görüntü farklıdır. Paralaks hatası verir.
Orta formatlı makineler: Stüdyo ve reklam fotoğrafları için kullanılır. Film şase hâlinde kullanıldığından renkli, siyah beyaz negatif, polaroid film kullanılabilir. Film şasesi yerine sensör (dijital back) takılarak dijital makine gibi kullanılabilir.
Büyük formatlı makineler: Objektifleri ve film şaseleri değiştirilebilir. Bu nedenle film şasesi yerine sensör (dijital back) takılarak dijital makine gibi kullanılabilir. Körüklü makinelerdir. Kadraj ve netleme film düzlemindeki buzlu cam üzerinden yapılır. Fotoğrafçı konuyu vizörden takip edemez.
Sayısal (dijital) fotoğraf makineleri: Görüntüleri kaydetmek için fotoğraf filmi yerine sensör kullanılır. Görüntüler hafıza kartlarına aktarılır. Çekim yapıldıktan sonra görüntüleri LCD monitörden izlemek mümkündür. Fotoğrafın çözünürlüğü düştükçe daha fazla çekim yapmak mümkündür. Görüntüler CD ve DVD’lerde saklanabilir. Fotoğraf kâğıdı üzerine çıktı alınabilir.
Objektiflerin sınıflandırılması
Normal objektifler: Görüş açısı insan gözüne yakın olan objektiflerdir. Görüş açısı 45–55 derecedir. Görüntü karesinin köşegen uzunluğu yaklaşık olarak odak uzunluğunu verir. En sık kullanılan objektiftir.
Geniş açılı objektifler: Görüş açısı normal objektiflerden fazladır. 60 derece veya daha büyük bir görüş açısında görüntü verir. Yakın planda bulunan objeleri abartarak büyük, uzak plandaki objeleri ise küçük gösterir. İç mekân ve mimari çekimlerde kullanmak için daha uygundur. Daha fazla görüntüyü kadraja sığdırır.
Tele objektifler: Odak uzunlukları (objektif ile film düzlemi arasındaki mesafe) arttıkça görüş açıları daralır; ama uzaktaki konuyu yakından görüyormuşsunuz gibi görüntüler. Fazla yaklaşılamayan konuların çekiminde tercih edilir. Alan derinliği sınırlıdır. Bu nedenle konuyu gereksiz detaylardan arındırır. Net görüntü elde edebilmek için sehpa kullanmak gerekir.
Değişken odaklı (zoom) objektifler: Objektif üzerinde bulunan bir halka çevrilebilir veya ileri geri hareket ettirilebilir. Kadrajlamada kolaylık sağlar, objektif değiştirme sıkıntısını ortadan kaldırır.
Balıkgözü objektifler: 120 dereceden daha geniş objektiflerdir. Görüntüdeki dikey ve yatay çizgiler aşırı deformasyona uğrar, düz çizgiler birer eğri şeklinde görülür.
Konu ve Mekân Özelliği
Görüntünün konusu bazen sadece mekân olabilirken bazen de sadece yardımcı öge olarak görüntüde yerini alır. Fotoğrafta mekân, konuya anlam açısından destek verecekse diğer ögelerle birlik ve bütünlük duygusu oluşturacaksa yer almalıdır. Fotoğrafta konu ile mekân arasında bağ kurmak etkiyi güçlendirebilir. Mekânın gösterilmediği hatta yok edildiği durumlarda da fotoğrafçı özel bir şey söylemek istiyordur. Resim sanatı perspektif ile uzun süre ilgilenmiş, gerçeklik duygusunu mekânın perspektifi ile güçlendirmiştir. Fotoğrafta mekân duygusu, sanatçının istediği kadar ve amacına hizmet edeceği kadar sunulur.
Mekân bazen konunun analiz edilmesinde bize yardımcı olurken görüntünün ifade edilmesinde de konu kadar önemlidir. Konu içinde yerini alan mekân, bazen ışık altında ve apaçık gösterilirken bazen de karanlıklar içinde bırakılır, saklanır. Mekân ile bağı kurulamayan konu şaşırtır, düşündürür, doğru kullanılırsa etkiyi artırabilir. Soyut fotoğrafta mekân yoktur.
Ancak bazı konularda mekâna dair bir bilginin olmayışı etkiyi ve anlamı güçlendirebilir.